Ajandahaber
2021-04-19 13:47:07

MERSİN EKMEK HİKAYESİNDE : “MUTLU SON”...

Harun ARSLAN

yazar@haberufuk.com 19 Nisan 2021, 13:47

Ekmek konusunda  çok köşe yazısı yazdığımı hatırlıyorum; öyle ya, halk için en hayati konudur ekmek. Kentte yeterince beslenemeyen, temel gıdalara ulaşmakta zorlanan insanların derdine, kısmen de olsa çare bulunmalıdır.

Bunu da Belediyelerimiz öncelikli görev sayarak çözebilirler.

Bu sorunu kişisel olarak da üstlenebilirsek, hem komşumuz aç iken tok yatmadaki vicdani muhasebemizde bir nebze olsun rahatlarız, hem de bu kentte dilenciliğin ve bazı olumsuzlukların da önüne geçilebilir.

Bu bağlamda, halkımızın ekonomik durumunun kötüleştiği salgın günlerinde ekmek konusu daha da büyük önem kazanmıştır.

*                     *                     *

Mersin Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki “Ekmek Fabrikası”nın ve Mersin ekmeğinin son çeyrek asırlık hikayesine bir göz atalım:

Yakın zamana kadar Ekmek Fabrikası hiçbir zaman birkaç aydan uzun çalıştırılmadı ve tam kapasitede üretim yapmadı.

İlginçtir; ilk olarak bir ekmek fabrikası varken yeni bir ekmek fabrikası kuruluyor. Fabrikanın maliyetini hesap ederseniz, adeta on milyarlarca ekmek bedeli anlamına gelir.

Belki de yapılan masraflarla halka ucuz ekmek verileceğine, fırınlardan satın alınıp, halka bedava ekmek verilse daha da karlı olabilirdi.

“Ekmek Fabrikası” genelde yerel seçimlere birkaç ay kala açılmış, birkaç ay sonra da kapanmıştır. Hatta o kadar alışılagelmiştir ki seçim dönemlerinde çıkan Belediye Gazetesi’nde Ekmek Fabrikası’nın açılacağı her seçim aynı haber ve resimlerle verilmiştir! Kimse de buradaki saygısız garabetin üzerinde durmaz, böylesine açık oynanan bir seçim yatırımına tepki vermezdi…

Her yerel seçim öncesi yoğunlaşan asfaltlama gösterilerine, Ekmek Fabrikası açılışı da eklenirdi!

Asıl görevlerini ihmal edebileceği tehlikesini göze alarak, özel sektörün yapabileceği işleri yapan Belediye’nin belki de kimsenin karşı çıkmayacağı, gerçekten halkın yararına yapacağı tek özel sektör hizmeti ekmek üretimi olmalıdır.

İlk açıldığında günlük 150 bin ekmek üretiliyor.

52 adet ekmek büfesi açılıyor. Ekmek bu büfelerde satılıyor.

Fırıncılar ekmek fiyatlarını önce mecburen düşürüyorlar; fakat sonra karşı çıkıyorlar.  Belediye fırıncılar kavgası yaşanıyor.  Fırıncılar galip geliyor.

Fabrika kapatılıyor!

Bu büfelerin kimi kebapçı, kimi sigara büfesi gibi başka amaçlarla kullanılıyor, bir kısmı da parçalanıp yok oluyor.

Bir süre sonra ekmek fabrikası ihale ile çalıştırılmak isteniyor.

İhaleye bir kişi katılıyor. Fırıncılar odası başkanı ihaleyi alıyor.

Bir yıl çalıştırılıyor, sonra kapanıyor. Daha sonra ekmek fabrikası tekrar açılıyor.                        

Günlük üretim 46 bin.

Sonra üretim 50 bine kadar çıkarılıyor.

Yeniden ekmek büfeleri açılıyor.

Bu defa fırıncılar karşı çıkmıyor, destekliyor.

Çünkü üretim giderek azalıyor

Sayı azaldıkça kuyruklar uzuyor.

Bir kısım insanlar ucuz ekmeği alıp, bakkallara satıp kazanç elde ediyor.

Üretim 18 bine kadar düşüyor.

Az üretirse halka yararı olmayacaktır, çok üretirse fırıncılarla sorun yaşayacaktır.

Bu kadar basit bir denkleme göre üretim yapılıyor.

En sonunda da bir firmaya kiraya veriliyor.

*                     *                     *

Geçtiğimiz Büyükşehir Belediyesi yönetiminde yeni bir deneme yapılıyor ve ekmek fabrikası yeniden açılıyor.  Büyükşehir Belediyesi bazı sorunları hallederek, modernizasyon çalışmalarını yapıyor ve çalışmaya başlıyor.

Günde 70 bin ekmek üretiliyor ve halka bakkaldaki fiyattan daha ucuza satılıyor.

Şimdi yeni Büyükşehir Belediyesi Türkiye’nin en ucuz ramazan pidesini üretiyor.

400 gramlık ramazan pidesi, 1.5 liraya ekmek büfelerinde kadınlar tarafından

4 ilçede 40 noktada satılıyor. Bu şekilde bu zor salgın dönemlerinde bir çok kişiye istihdam sağlanmış oluyor. 

Somun ekmekler de 75 kuruşa, fırın ve bakkallardan daha ucuza satılıyor.

Aynı zamanda çavdar, tam buğday, kepekli ve roll ekmek üretiliyor ve büfelerde satılıyor.

Bugün 26 bin tekli pide, 20 bin somun ve 21 bin çavdar, tam buğday, kepek ve roll ekmek üretiliyor.

(Geçtiğimiz hafta ikindin saatlerinde büfelerde pidelerin bitmiş olduğunu gördüm) Üretimin arttırılması yararlı olacaktır.

Belediyelerin öncelikli hizmeti kentteki yoksul ve dar gelirli insanlara katkı verici olmalıdır.

Keşke çok önce bu önemli sorun köklü bir çözüme kavuşmuş olsaydı ve biz de bu yazıyı yazmak durumunda kalmasaydık; ama seçmenle alay edercesine, yerel seçimlere ayarlı bir aç/kapa zihniyeti, neredeyse ciddi bir tepki almadan on yıllarca bildiğini okudu!

Ama her toplum hak ettiğini yaşar; tarih ise bu olayları, işte bütün gerçekliğiyle yazar…

Salgının giderek büyüdüğü ve halkımızı her yönden zor durumda bıraktığı bugünlerde bu tür hizmetler daha büyük değer kazanmakta ve her türlü övgüyü hak etmektedir.

Hizmeti, sürdürebilir şartlara taşıyan ve yaygın bir satış ağı oluşturan görevlileri kutlarım.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.