TARSUS BELEDİYESİ ÇİFTÇİLERE, 500 BİN ADET KARNABAHAR, BROKOLİ VE MARUL FİDESİ DAĞITTI
-BAŞKAN BOZDOĞAN “TARIMDA ÇİFTÇİLERİMİZİN DEĞERLERİNİ, KÖYLÜLERİMİZİN DEĞERİNİ ÖN PLANA ÇIKARTAN BÜTÜN EYLEM PLANLARINI ORTAYA KOYDUK”
Tarsus Belediyesi’nin Ata Mirası olan yerli ve milli tohumlar konusunda başlattığı proje kapsamında tohum takası ile elde edilen yerli tohumlar, Tarımsal Hizmetler Müdürlüğünce kurulan seralarda ıslah edilip fideye dönüştürülüyor.
Yetiştirilen fidelerin bölgede ekimini yaygınlaştırmak amacıyla çiftçiler ile sürekli temas halinde olan Tarsus Belediyesi, Tarımsal Hizmetler Müdürlüğü mühendisleri tarafından ekime hazır hale getirilen fideler çiftçilere ücretsiz olarak dağıtılıp Belediye Başkanı Dr. Haluk Bozdoğan’ın zehirsiz mutfaklar oluşturmak için başlattığı girişimlere ivme kazandırıyor.
Projenin başlamasından bu yana belediyenin tohum bankasında muhafaza edilip yine belediye yerleşkesinde kurulan seralarda, Tarımsal Hizmetler Müdürlüğünde görevli Ziraat Mühendisleri ve personelleri tarafından titizlik ve itina ile yetiştirilen milyonlarca fide daha önce ekilmek üzere çiftçilere ve halka ücretsiz şekilde dağıtılmıştı. Ekimleri yapılıp hasat döneminde tohuma ayrılan ürünler proje kapsamında yeniden fideye dönüştürüldü.
Ekime hazır hale getirilen 500 Bin adet Karnabahar, Brokoli ve Marul fideleri belediye tesislerinde düzenlenen etkinlik ile çiftçilere dağıtıldı.
Etkinlikte konuşan Tarsus Belediye Başkanı Dr. Haluk Bozdoğan; “Sürece baktığınız zaman özellikle köylerimizde insanların kente doğru inanılmaz bir göçü var. Ve bu son on yıl içerisindeki bu göçteki en büyük nedenler maalesef çiftçilerimizin o artan maliyet giderleri. Tarımı yapmayı zorlaştıracak her şey çiftçinin üzerine yüklendi. Ülkemizi yönetenler size bu konuda çok borçlu, yetkililer belki bu borçlu olduğu şeyleri ödeyemediği için iş yerel yönetimlere kaldı. Çiftçilerimizi önemsiyoruz ama gençlerimizi daha çok önemsiyoruz. Gençlerimizin ve kadınlarımızın köylere gidip tarım yapmasını ve belediye olarak da bizlerin buna katkıda bulunması gerektiğini her gittiğim yerde ısrarla anlattım. Bir bilim okuyarak yapılmaz. Bilimi yaparken okursunuz. Ama ondan sonra da deneyini yaparsınız. Ve sonucunu görürsünüz. O sonuca göre de ne yapılması gerektiği ortaya çıkar. Bugün bu kente baktığınızda tamamen bir beton ve maalesef çiftçilerimiz mülksüzleşiyor. Ellerinden tarım alanları alınıyor, alınan bu tarım alanlarınada betonlar dikiliyor. Tabi buna farklı bir şekilde kılıf da buluyorlar. Ama bizler ısrarla göreve geldiğimizden beri Mustafa Kemal Atatürk'ün köylerde tarım, Tarımda çiftçilerimizin değerlerini, köylülerimizin değerini ön plana çıkartan bütün eylem planlarını ortaya koyduk. Daha fazlasını yapacağız. Daha fazla sizlerle bir araya geleceğiz. Ürünlerinizin değerinin artması için katma değer olması için her şeyi yapacağız. Bu kentte üreten sizsiniz, vergi veren sizsiniz. Ama merkez hükümetler de şunu görmek zorunda. Böylesine değerli bir tarımı yapan Tarsus halkının ürettikleri, ödediği vergi ve bunlara koyduğu katma değerler başka, başka kentlere yatırım olarak gidemez. Ve maalesef yıllardır bu tablo ortaya çıkartılıyor. Bahaneler hazır. Sel oldu gönderin para, deprem oldu gönderin para. Şu oldu gönderin para bu oldu gönderin para. Bu kentin çiftçileri ne olacak? Baştan beri ısrarla hep şunu söyledim. Bizim çiftçilerimiz gerçek milliyetçiliği ata tohumunda bulur. Gerçek Milliyetçilik burada, ata tohumu burada. Bin dokuz yüz kırk altılardan, bin dokuz yüz ellilerden, bin dokuz yüz altmışlardan devam eden ata tohumu elimizde. Bizim ata tohumumuzla yetişen her türlü sebze ve meyve hormonsuz. Bugün kanser hastalıklarının artmasındaki en büyük ögelerden biri özellikle hormonlu yiyeceklerin besinlerinin artmasından dolayı, mutfakların maalesef hormonla donatılması zehirli bir hale gelmesi insanlarımızın daha çok hastalanmalarına ve bu hastalıkla ilgili de dünya kadar masraf, dünya kadar para harcamalarına neden oluyor. Ama bir biyodinamik tarım ya da zehirsiz mutfaklar oluşturacak olan bu emeği verecek olan sizlersiniz. Sizlerin her zaman tarım yaparken yanınızdayım. Tarımla ilgili bütün sorunlarınızda ne olursa olsun bu belediyenin kasasındaki para sizin ödediğiniz vergi paraları, bu para sizin paranız. Bu para betonla uğraşanların parası değil. Bu para gerçek, alın teri akıtan, emek veren siz çiftçilerin parası. Her zaman gelip bu paranın artı değerlerini köylerinizi ve köylerinizde ki ürünleri de ortaya koyduğunuzda bunları direkt olarak alıcı olarak bir belediyeniz olduğunu bilin. Sizler bu fideleri yetiştirin gerekirse belediye olarak biz alalım, bunları Halk Marketlerimiz de, Yeryüzü Pazarımızda gönül rahatlığı ile halkımıza uygun fiyata satalım. Hatta İstanbul'una, İzmir'ine, Ankara’sına, Rusya'sına, yurtdışına gönderelim ve bir gelir elde etmenize vesile olalım. Siyaseti miyaseti bir tarafa bırakın, ben sizlerin yaşam kalitenizin yükselmesini istiyorum. Yaşam kaliteniz o kadar güzel bir yere gelsin ki inanın Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi " Köylü, milletin efendisidir." O zaman gereğini yapalım. O zaman gereğini yapalım ki sizlerin gerçek efendi olduğunu önce Tarsus, sonra da merkez hükümetler Ankara'da net bir şekilde görsünler. Hepinizi saygıyla, sevgiyle selamlıyorum,” dedi.
BELEDİYENİN FİDELERİ İLE YETİŞTİRDİĞİ ÜRÜNLERDEN ELDE ETTİĞİ TOHUMLARI YENİDEN BELEDİYE’YE HİBE ETTİ.
Başkan Bozdoğan, konuşmasının ardından belediyenin daha önce dağıttığı yerli kıvırcık marul fidelerini ekip yetiştirdikten sonra elde ettiği 100 dönümlük tarlaya ekilebilecek miktarda kıvırcık marul tohumlarını yeniden belediyeye hibe eden çiftçimiz Süleyman Taş’a çok teşekkür ettiğini ifade ederek, işte bizim amacımız tamda bu, ekelim çoğaltalım ve takas yolu ile başka alanlara ekilmesini sağlayalım bu şekilde el birliği ile zehirsiz mutfakları oluşturalım, duyarlılığınız için size tekrar teşekkür ediyorum, dedi.