Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Denizcilik Hizmetleri ve Denetimi Şube Müdürlüğü; 3 adet deniz denetim teknesi,1 adet deniz süpürgesi, 1 adet fiber teknenin yanı sıra sahada deniz yüzeyinden çöp toplayan personelle birlikte kapsamlı bir faaliyet gerçekleştiriyor. Yenilikçi uygulamaları da yakından takip eden Büyükşehir, bünyesine İHA (Drone) kazandırarak denetimleri kapsamlı hale getirirken, denizde çöp kapar sistemi ve dere kenarında bariyer sistemiyle de temizlik alanını daha da genişletmeyi planlıyor.

33 gemiye 57 milyon cezai işlem

2020 yılında bünyesine kazandırdığı drone ile denetim sıklığını artıran ve sorumluluk alanını komple denetleyen Büyükşehir Belediyesi, Nisan 2019’dan bu yana 33 gemiye cezai işlem uyguladı. Mersin denizini sintine ve yağ benzeri atıklarla kirleten gemileri belirleyen ekipler, şu ana kadar 50 saat drone denetimi yaptı. Ekipler, toplam 57 milyon 40 bin 917 TL cezai işlem uyguladı. Drone ile ayrıca dere, akarsu, gölet gibi durgun sular, sahil ve kumsallar için de kirlilik izleme ve değerlendirme uçuşu yapılıyor.

Tekneyle 800 kez denetim gerçekleşti, 313 metreküp atık toplandı

3 adet deniz denetim teknesi ile rutin denetimlerini sürdüren ekipler, kirlilik tespit ettiği noktalarda düzenli olarak deniz süpürgesi ve fiber tekne ile deniz yüzeyinde temizlik yapıyor. Bunun yanı sıra ekiplerin bir kısmı da deniz temizleme filesi ile manuel olarak temizlik yürütüyor. Denetim tekneleri 2019 yılının Nisan ayından bu yana 800 kez denetim gerçekleştirdi. Ekipler, 2021 yılı boyunca aralarında sintine, atık yağ ve katı atığın olduğu toplam 270 metreküp, 2022 yılının ilk 2 ayında ise 43 metreküp atık topladı.

“Cezai müeyyideler çok ağır”

Denizcilik Hizmetleri ve Denetimi Şube Müdürlüğü’nde şef olarak görev yapan Orhan Dedeoğlu, denizde sorumluluk sahalarında bulunan alanlarda tekneler ve personel ile temizlik işlemlerini yürüttüklerini belirterek, “Biz deniz yüzeyinin temizlenmesini hem manuel hem de araçlarımızla yapıyoruz. Deniz süpürgemiz var. Bir de küçük bir fiber teknemiz var. Teknelerin arasına girerek aradaki birikmiş atıkları topluyoruz. Sonra da bizim sintine sistemimiz var. Onunla da teknelerden, gemilerden sintine alıyoruz. Bir ekibimiz daha var bizim; o da deniz üstündeki açıktaki gemileri denetler, yani deniz yüzeyini kirletenlere karşı bir yaptırımda bulunur. Eğer kirletmişlerse denetçi arkadaşlarımız numuneyi alırlar, onu tahlile gönderirler. Denize vermiş oldukları bir zayiat varsa ona karşı cezai müeyyide uygulanır” dedi.

“Dere kaynaklı kirliliklerde bariyer sistemini uygulamayı planlıyoruz”

Denizcilik Hizmetleri ve Denetimi Şube Müdürlüğü’nde görev yapan kaptan Pelin Teymur, deniz kirliliği ile mücadele konusunda üzerinde çalıştıkları çöp kapar sistemini anlatarak, “Küçük bir kova düşünün vakumlu sistem var pompa sistemi ile çalışan. Pompa emiş gücü ile kovayı aşağıya çekiyor, su yüzeyindeki çöpleri içine alıyor. Sonrasında geri itişle temiz suyu dışarı veriyor, çöpler kova sisteminde kalıyor. Böyle bir sistem için şu anda çalışmalarımız devam ediyor. Bünyemize bunlardan da kazandıracağız” diye konuştu.

Dere kaynaklı kirlilikleri önleme noktasında da çalışmalara devam ettiklerini ifade eden Teymur, “Dere kaynaklı kirliliklerde de bariyer sistemini uygulamayı planlıyoruz. Deniz yüzeyinde yüzen sabit polietilen yapıdan üretilen bariyerler var. Deniz kirliliğindeki mücadelelerde de kullanılır bu bariyerler” dedi. Teymur, uygun açı ve konumlarda yetkili firmalarla birlikte fizibilite çalışması yaparak bu bariyerlerin dere ağızlarına montajlanabildiğini belirterek, “Deniz yüzeyindeki özellikle su seviyesinin yüksek olduğu ve çöplerin çok yoğun taşındığı dönemlerde bu çöpler bariyer sistemine takılarak orada ilgili personel ya da ekipmanla yüzeyden toplanıyor. Bu şekilde denize karışması da önlenmiş oluyor” diye konuştu.

“Deniz temiz olduğunda deniz canlıları ve ekosistemi daha verimli işliyor”

Canlı türlerinin korunması ve istilacı türlerin popülasyonunun azalması için Mersin denizinin temiz tutulması gerektiğini kaydeden Teymur, “Deniz temiz olduğu zaman deniz canlıları ve ekosistemi de daha verimli ve doğru prensiplerle işliyor. Temiz deniz demek; oksijeni bol ve canlıların rahat üreyebildiği, istilacı türlerin azaldığı ve bizim balık popülasyonumuzun arttığı deniz demek. Biz de çalışmalarımızla bunun için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.