Sıcak yaz günlerinde insanlarımız Sahil Kültür Park’a akın ediyor.
Özellikle akşam üzerleri çok büyük bir kalabalık parkı kullanıyor.
Bu yıl yeni açılan kafeler, standart sağlanmış seyyar büfeler ve bazı yeniliklerle daha bakımlı ve yeşillendirilmiş olarak park, bir kente yaraşır şekilde halkımızın hizmetinde…
Kiralık bisikletler, bu yıl ek olarak skuterler, paten kayanlar, koşanlar, yürüyenler; tüm bunlar bir arada, çok da birbirleri ile çarpışmadan sahayı uygun şekilde kullanıyorlar.
Mehtapta ayı, denizin kokusunu, bazen dalga seslerini ve Akdeniz’in denizden gelen serin rüzgarını hissederek sahilde güzel bir akşam geçiriyorsunuz.
Fakat birden parkta gezintiye (!) gelen hızlı bir motosikletin sesi tüm güzelliği bozuyor… Arkasında yoğun egzoz kokusu bırakarak hızla yanınızdan, adeta sizi sıyırırcasına uzaklaşıyor.
Arkasından, genelde Suriyeli misafirlerimizin tercih ettiği motosiklet büyüklüğünde elektrikli bisikletler ortaya çıkıyor: Bisikletin üzerinde anne, baba ve kucaklarında iki çocuk, tehlikeli bir şekilde ve sessizce insanların arasından geçmeye çalışıyor.
Emniyet mensupları da motosikletleri ile dolaşıyor; fakat onlar insanlarımıza güven veriyor. Tüm parkta bu kadar kalabalık içerisinde bir tek olumsuz olaya rastlanmıyor.
Motosikletli emniyet güçlerimize teşekkür etmemiz gerek...
Bir de motosikletli Belediye zabıtaları var kalabalığın içerisinde dolaşan;
henüz onların motorize halde ne görev yaptıklarını ve nelere müdahale ettiklerini anlamış ve görmüş değilim.
Geçtiğimiz dönem ısrarlı yazılarım ve görüşmelerim üzerine park girişine “Motosikletle girmek yasak” tabelaları koyulmuştu; ama şu anda tabelalar yok.
Tekrar tabelalar konur ve zabıtalar en azından motosiklet ve elektrikli bisikletlerin girişini önlerlerse, her gün kalabalığın karşılaştığı tehlikeleri önler ve insanlarımızın güvenle dolaşmalarını sağlamış olurlar.
Ayrıca bisikletlerin, skuterlerin, patencilerin ve yayaların sol taraftan gitmelerinin bir tabela ile sağlanması ile bir başka kargaşa önlenmiş olur.
Bu park neredeyse senenin 8 ayında, yoğun bir şekilde Mersin’in büyük bir çoğunluğunca kullanıldığını unutmayalım.
Getirilen hizmetlere, öngörülen güvenlik çalışmalarına teşekkür ederken, ortada gezinen ve kolayca önlenebilir bir tehlikeye işaret etmek istedim.