Tekrarlayıcı baş ağrısı ataklarından oluşan ve her 6
Her 4 kadından biri migren hastası
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu, migrenin kadınlarda daha sık görülen bir hastalık olduğuna dikkat çekerek nedenlerini şöyle açıklıyor: “Öyle ki her 4 kadından biri bu hastalığa yakalanıyor. Bunun nedeni ise östrojen hormonunda yaşanan değişimler. Özellikle regl dönemlerinde hormonal etkilerin beyin duyarlılığını arttırması sonucu çoğu kadında ağrılar daha belirgin hale geliyor. Yüksek östrojen seviyeleri migrende iyileşme sağlayabilirken, daha düşük seviyeler migreni kötüleştirebiliyor. Örneğin bazı kadınlar ilk migren ataklarını doğum kontrol ilaçlarına başladıktan sonra geçirebiliyor. Bunun aksine menopoz döneminde ve hamileliğin 3 ile 9´uncu ayları arasında migren krizleri seyrekleşiyor. “
Hastalar yaşamla başa çıkamayan kişiler olarak algılanıyor
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu, şiddetli baş ağrılarının hastanın sosyal ve iş hayatında ciddi sorunlar oluşturduğuna dikkat çekerek şunları söylüyor: “Hastalar ışık duyarlılığı nedeniyle iç ortamda
Tek taraflı zonklayıcı baş ağrısına dikkat!
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu migrenin en sık rastlanan belirtisinin, hafiften başlayarak çok şiddetli ve zonklayıcı karaktere dönüşen baş veya boyun ağrıları olduğunu söyleyerek hastalığın belirtilerini şöyle sıralıyor: “Ağrı genelde başın bir tarafında oluyor ve en az birkaç saat sürüyor. Ağrıyla birlikte veya öncesinde gözlerde parlayan ışık parçacıkları, isteksizlik, huzursuzluk, hayattan zevk almama ve bulantı gibi
Tedavisi olan bir hastalık
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu toplumdaki yanlış kanının aksine doğru tedavi edildiğinde migren ataklarının kontrol altına alınabildiğini ve bir süre sonra bazı hastalarda bu atakların tümüyle yok olabildiğini ifade ederek sözlerine şöyle devam ediyor:
“Ancak birden fazla semptomu tetiklediği için tek bir ağrı kesici ilaç tüm sorunun ortadan kalkmasını sağlayamıyor. Ayrıca migren için sıklıkla ağrı kesiciler yazılıyor olsa da, bunlar en etkin tedavi yöntemi olmuyor. Bu nedenle migren için birden fazla tedavi ve önleme yöntemine başvuruluyor. Migren tedavisi önleyici-koruyucu ve baş ağrısı ataklarına yönelik tedavi olarak ikiye ayrılıyor. Başvurulan çeşitli ilaçlar atakları önlemenin yanı sıra bulantı, kusma ve ışık ile sesten etkilenme gibi diğer semptomların tedavi edilmesini hedefliyor. “
Migren ataklarını önlemek için…
- Öğün atlamayın. Kan şekerini sabit tutmak için düzenli yemek yemeye özen gösterin.
- Uyku düzeninize dikkat edin. Her gün aynı saatte kalkın. Uykusuz kalmayın. Çünkü bazen tüm gün süren baş ağrılarının sebebi uykusuzluk olabiliyor. Gün ortasında uyumamaya da özen gösterin.
- Her gün aynı saatte egzersiz yapın. Düzenli olarak yapılan egzersiz stresten arınmanızı sağlıyor. Ayrıca migren ağrı eşiğin yükselterek ağrıların gelişmesini önlüyor.
- Migreni tetikleyen faktörleri daha iyi tespit edebilmek için baş ağrısı günlüğü tutun.
- Bol sıvı tüketin. Kalorisiz olan suyun hidrate kalmanın en iyi yolu olduğunu unutmayın.
- Migreni tetikleyebildiği için mümkün olduğunca stresli ortamlardan uzak kalmaya çalışın.
- Sodalı sıvılar ve şekerli meyve sularından uzak durun. Çok yüksek kalorili ve şekerli besinler bazı durumlarda migreni tetikleyebiliyor.
Kahve tüketimini sınırlayın. Günlük tüketim 4-5 fincana yükseldiğinde kahve kafein bağımlılığını artırabiliyor ve uyarıcıdan gece boyu yoksun kalmak ertesi sabah migreni tetikleyebiliyor. Ayrıca çay da migreni tetikleyebiliyor. Dolayısıyla günde 6 bardaktan fazla çay tüketmeyin.