Başaran Kadınlar Umut Oluyor

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde kadınların yaptıkları çalışma ve yakaladığı başarılar daha fazla dikkat çekiyor. Kadın emeğinin değerlendirilmesi denilince ilk akla gelen belediyelerden birisi olan ve bu alanda hayata geçirdiği projeleri ile ikisi dünya şampiyonluğu olmak üzere kente sayısız ödül kazandıran Mezitli Belediyesinin, yaşamına dokunduğu kadınlar da başarılarıyla adlarından söz ettiriyor.

Başaran Kadınlar Umut Oluyor

Mezitli Belediyesi Kadın Üretici Pazarında tezgâh açarak hem pazarlama becerisini hem de ekonomik gücünü artıran Rabia Kuşca, kadınların bu başarısına en güzel örneklerden birisi oldu. 2016 yılında tesadüfen başlayan Kadın Üretici Pazarı serüvenini işletme açarak devam ettiren Kuşca bu başarısını anlattı.

2016 yılında yanından tesadüfen geçtiği Kadın Üretici Pazarına başvuru yaparak ürettiği ürünleri açtığı tezgahta satmaya başladığını ifade eden Kuçca, “Belediye başkanımız Neşet Tarhan’ın bana sunduğu bu fırsat benim için inanılmaz kapılar açtı. Çok mütevazı şekilde 3-5 reçel, zeytinyağı, çökelek ve ekmekle başladığım satışlarda 5 yılda çok büyük mesafe kat ettim. Pazar benim için çok iyi bir tecrübe kaynağı oldu. Benim için çok önemli bir fırsattı. Çünkü bu toplumda kadına yeteri kadar olanak tanınmıyor. Güçlü kadın olmak çok zor. Böyle bir olanağı doğru değerlendirmek gerekiyordu. Yaptığımın en iyisini müşterilerime sunmam gerekiyordu. Böyle çalıştım. Zaman zaman bana ‘Bu kadın delirdi’ bile dediler. Ama üretmek gerekiyordu. Kadın eline ne fırsat verilirse bunu en iyi şekilde değerlendirebilecek bir varlıktır. Bunu tüm toplumun duyması gerekiyor. Yeter ki kadının önü açılsın. Bu pazarla ben ne kadar güçlü olabileceğimi öğrendim” dedi.

Daha sonra işini geliştirerek bu üretimlerini değerlendirmek amacıyla işletme açmaya karar verdiğini belirten Kuşca, “Ürünlerim daha fazla insana ulaşsın ve değerini bulsun diyerek zor bir işe giriştim. Belki insanlar için küçük ama kendi emeği, gücü ve ekonomisiyle bu noktalara gelen bir kadın için büyük bir olay yaptığım. Belediyenin sunduğu imkânı fırsat bilip bu yolculuğa çıktım. Burada da kalmayacak. Daha büyük projelerim, daha büyük hedeflerim var. Birçok kadını istihdam etmek istiyorum. Bir ekip oluşturarak daha fazla kadının kazanmasını sağlamak istiyorum. Bu kadınların başarılı olabileceğini, yalnız olmadıklarını herkes görsün istiyorum. Belki bunun için biraz daha gayret edip tecrübemi daha çok geliştirmem lazım” diye konuştu. 

İlk etapta oldukça zorlandığını dile getiren Kuşçu yaşadığı sıkıntıları kullanırken, “Başarabilir miyim, neler yapabilirim kaygısıyla bu işe başladım. Piyasada o kadar benzer hileli, fabrikasyon ve korsan ürün var ki bu işimizi oldukça zorladı. İnsanlara benim ürünümün marketlerdekinden farklı olduğunu anlatmaya çalıştım uzun süre. Fabrikasyon ürünlerle kıyaslandım. Ben bu işe başlarken önce güven satmam gerektiğini öğrendim. Daha sonra ‘Rabia bu kavanozun içine ne koyarsa iyidir’ olgusunu insanlara kazandırdım. Bundan sonra işim biraz daha kolaylaştı” ifadelerini kullandı.

Önüne çok farklı zorlukların da çıktığına vurgu yapan Rabia Kuşcu, “Pazar kazanıyor olmam bile bir tehlike olarak algılandı ilk başlarda. Ama onu da yıkarak, bir kadının arabasının, ehliyetinin olmasının, kendi parasını kazanabilmesinin ne denli değerli ve önemli olduğunu anlattık. İlk etapta çok daha profesyonel olacağını düşünmüştüm ama işin içerisine girdiğimizde aslında ne büyük alışkanlıklarla mücadele etmek zorunda kaldığımızı gördüm. Hepimiz bir kadınız ve belirlediğimiz amaçlarımız için çalışıyoruz. Hedeflerimiz sadece eve ekmek götürmek olmamalı. Daha da büyük hedeflerimiz olmalı. Onları ön yargıları yıkmakta ve kendimi insanlara anlatmakta zorlandım. Yürürken tek başıma yürümek istemiyorum beraberinde çok sayıda kadını da taşımak istiyorum” şeklinde konuştu.

Bugün Akdeniz Mahallesinde açtığı işyerine müşterilerine daha kaliteli ve hijyenik şartlarda hizmet vermeye gayret gösteren Kuşca sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kadın Üretici Pazarı bana çok şey kattı. Çevremizi, algımızı ve toplumsal ortamımızı değiştirdi. En büyük değişimi de Çin’den aldığımız Dünya Şampiyonluğu ödülünü Ankara’ya götürürken yaşadım. Ne kadar büyük bir projenin içerisinde olduğunu orada daha iyi gördüm. İçerisinde bulunduğumuz dünyanın sıradan bir kadın üretici pazarı değil çok büyük bir organizasyon içerisinde olduğumuzu gördüm. Kendimize güvenmeyi ve yapabileceğimize dair inanmayı öğrendim.”

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER