Görevlerini yeni arkadaşlarına devreden son Baro Başkanı ve Muhtarlar Derneği Başkanı…
Bana göre ikisi de çok değerli, kente katkı vermiş, koltuk hırsı olmayan iki dost insandı.
Duyumlarıma göre, Baro’da iki dönem Başkanlık yapılacağı gibi bir mutabakat yapılmış; fakat geçmişteki birçok seçimde benzer mutabakatlara rağmen, verilen sözlere uyulmadığını, kuralların değiştirildiğini, yeni tüzük değişiklikleri yapıldığını biliyoruz.
Son Baro Başkanımız da iki dönem görevini hakkıyla yapmış ve koltuğa yapışmayan bir Başkan olarak hafızalarımızda saygın yerini almıştır.
Son “Muhtarlar Derneği Başkanı” da her etkinlikte gördüğümüz, her zaman halkın arasında olan ve dert dinleyen sevilen bir kişiydi.
Seçim yapılmış, başka bir arkadaşına görevi devretmiştir. Diğer Başkanlar gibi yalnızca seçim kazanma amaçlı çalışmalar yapmamıştır. Ayrıca, sert bir seçim de olmamıştır.
Bu güzel ve anlamlı demokratik örnekler yanında, konuşulması gereken farklı örnekler de var. Meselâ:
Bir yıldır varlığından haberdar olduğum Emekliler Derneği’nin önceki Başkanı’nın 43 yıldır aynı görevde olduğunun şaşkınlığını yaşıyorum.
Gelelim diğer “değişmeyen” başkanlara; 8 yıl,10 yıl, 15 yıl aynı görevde olanlar var. Tüm çalışmaları üye ve delege sistemi üzerinden kulis ilişkileri kurmak ve yeni seçimi kazanmak üzerine.
Hiçbir hizmet yok, Mersin’e fayda yok; önemli olan sadece koltuk…
Gelin bir saygın duruş sergileyin, kendiliğinizden yıllardır Mersin’in önünü tıkadığınız görevlerinizden ayrılın.
Bu kentin önünü açın.
Aslında yeni Büyükşehir Belediyesi’nde görevin yenilenmesiyle, bu kentte yığınla başıbozukluk düzeltilmeye başlamıştı.
46 metrekare izinli yerlerini 1600 metrekareye çıkaran çay bahçeleri ne kadar direnseler de sonunda hepsi temizlendi.
Buna rağmen yerel ve merkezi yönetimler bazı güçlerin işgallerine karşı duramasa da, bu da zamanla ve bilinçlenen halkın tepkisi ile son bulacaktır.
Son iki yılda kentin Valisi, Büyükşehir Belediye Başkanı, Mersin Üniversitesi Rektörü, M.İ.Y Başkanı, Muhasebeciler Odası Başkanı, Emekliler Derneği Başkanı ve son olarak koltuğa yapışmayan Baro Başkanı ve Muhtarlar Odası Başkanı değişmiştir.
Tüm bunlar kentimiz adına olumludur. Yeni bir heyecan, yeni bir çalışma azmi, yeni bir vizyon anlamlarına da gelmektedir.
Umalım, yenileşme, değişim sürer; kentin değişmeyenler ve kenti geliştirmeyenler daha fazla bu kentin önünü tıkamazlar.
Ülkemizin gelişme hızına ve enerjisine yakışır, vizyoner bir kuşağın Mersin’de yönetim ağırlığı olmalıdır. Bunun için de yıllardır belirli görevlere çöreklenen paslı isimler artık sahneyi terk etmelidir. Değilse, zaten hayat bu isimleri silip süpürecektir; bu da başlamıştır.
Sadece geçen zamana yazık oluyor ve bizler de hiç gereği olmadığı halde bu insanlarla uğraşarak yoruluyoruz.
Ama dediğim gibi, uzun vadede hayat en doğrusunda karar kılacaktır ve bu güzel kent hak ettiği yönetimlere kavuşacaktır.