İLAHİYAT OKUMUŞ BİRİNİN HEZEYANLARI

Hz. MERYEM VALİDEMİZE, her türlü pisliğe batmış olan kirli dilini uzatıp hakaret etmiş. Hz. Meryem’e hakaret ve Kur’an Ayetlerini inkar etmiş.

İLAHİYAT OKUMUŞ BİRİNİN HEZEYANLARI

İLAHİYAT OKUMUŞ BİRİNİN HEZEYANLARI VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

Prof. Dr. Ömer ÖZYILMAZ

Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde, dekan yardımcılığı görevinde olan, akademik merdivenlerin ilk basamaklarında, İslam Dairesinin kapısının dışında, İslam’a siyonist batıcı bir pencereden bakan ve öyle değerlendiren ‘nadan’ bir herif, Hz. MERYEM VALİDEMİZE, her türlü pisliğe batmış olan kirli dilini uzatıp hakaret etmiş. Hz. Meryem’e hakaretle hem Kur’an Ayetlerini inkar etmiş, hem de Rabbimizi.

Zira Yüce Kitabımız Kur’an’da Al-i İmran 35 ve devamı Ayetlerde, Meryem 16 ve devamı Ayetlerde, Enbiya 16, Tahrim 12. Ayetlerde, Rabbimizin iffet ve namus timsali olarak övdüğü Hz. Meryem'e iffetsizlik isnad eden, İSLAMİ bir kişilik ve kimlik yoksunu Cihat Kısa isimli echel ve sekülerist kafalı kişi, bu haliyle ilahiyat'ta nasıl idari görevlerde bulunabilir ve nasıl orada ders verebilir. Bu, olmaması gereken bir durumdur. Asla buna fırsat ve imkan verilmemelidir.

Üstelik İlahiyat mezunu olan bu çukur insanın, değil ilahiyatta, hiç bir kurumda ders vermemesi gerekir. Asıl bunun hem psikolojik olarak rehabilite edilmesi, hem de ‘yeniden eğitime’ alınması ve İSLAM’ın bu kişiye yeniden tebliğ edilmesi gerekir. Ayrıca, aynı kirli kafa yapısına sahip olduğunu öğrendiğim, Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı da o görevden uzaklaştırılmalıdır.

Siyonist Avrupa burjuvazisinin dünya görüşüne, eğitim felsefesine, insan ve bilim felsefesine göre kurgulanmış ve Ülkemizde 150 yıldan beri uygulanan sekülerist-materyalist eğitim sisteminin, nerelere kadar olumsuz etki etmeğe başladığını göstermesi bakımından bu vaka çok manidardır. Allah korusun bu gidişle başka vakalara rastlamamız da muhtemeldir. Onun için, bizim aylardan beri üzerinde durduğumuz ve ısrarla vurguladığımız eğitim sistemimizin ‘geliştirilmesi’ ve ‘millileştirilmesi’ hususuna bir kere daha ne kadar ihtiyacımızın olduğunu görüyoruz. Bu vesileyle tehlikenin görülmesi ve gerekli tedbirlerin alınmasının geciktirilmemesini hatırlatmak isterim.

Lütfen artık bu feryadımızı duyunuz.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER