*

Her galakside 200 milyar yıldız hesap edersek kainatta sayılamayacak kadar yıldız, her bir yıldız kendi kendine hareket halinde olması ayrı bir hesap düzeni istiyor.

*

Şimdilerde kimse uzay bilimci olmak istemiyor, geceleri ışıkları kapatıp kimse gökyüzünü seyretmiyor. Bir çok mahkum gökyüzünü görmek ister.... Dışarı çıkınca unutur, güneşe bakmaya kimsenin gücü yetmez.

*

Gökyüzünde güneş kor ateş gibi kimse bakamıyor, uzun süre bakmak göz hastalıkları nedeni oluyor. Güneşi sadece ışık kaynağı olarak görmek olmaz üç çeşit vitamin taşıyor. Bakarak değil kullanarak istifade edebiliriz.

*

Yaklaşma yanarsın;

Parker Güneş Keşif Uydusu, yolculuğunun 78. gününde Güneş'e 42,7 milyon kilometre yaklaşarak Alman-ABD yapımı Helios 2 uzay aracının 1976'da kaydettiği 42,8 milyon kilometrelik mesafe rekorunu kırdı. 01.11.2018 (a.a) haberi

*

Gökyüzünü

Maviyi yeşili

Kırmızıyı sarıyı

Geceyi gündüzü

Doğuşunu batışını

Yakamozu dalgaları

Seyretmek istiyorum!

*

Gökyüzünü, Maviyi, güneşin doğuşunu, batışını tonlarını, bulutları, yağmuru, kar'ı, şimşeğin çakmasını seyretmek, geceyi, ay'ı, deniz kenarında yakamozu, karanlığı seyredip uzakları hayal etmek az şey değil. İnsanoğluna derinlik katar. Bu sanatı ilâhî karşısında nutku tutulur. Ustayı aramaya başlar.

*

Sadece yaz aylarında, yüksek tepelerde, yaylalarda ay ışığında gökyüzünü seyretmek inanılmaz bir show demektir. Trilyonlarca yıldız arasında bizlerin; küçücük bir dünyada, zerre hükmündeki insan, kendisini çok önemsiyor değilmi?

*

Bilgisayar, telefon derken doğayla ilişkimiz koptu, domatesi markette gören çocuklarımız, marketin deposundan geldiğini biliyor. Arkasında bir yıl emek, bilgi, tecrübeyi kimse hesap etmiyor. Bir domates yetiştirmenin zevkine varmamışız, varanlarda unutmuş. Seralarda yetişen domates güneş ışığı görmediği için doğal değil, tadı ve kokusu yok, sofrada eksik olmasın diye alıyoruz. O mis gibi doğal köy havasını unuttuk. Bir çocuk tohumu, fideyi ekip meyve verme serüvenini yaşaması gerekiyor.

*

Sanayi ürünleri kullanan, modern evlerde yaşayan, teknolojiye hükmedenler sanki yaratıcı olan Allah'ı unutmuş gibiler. Güneş her gün düzenli olarak doğduğu, iklim şartları düzenli, meyve sebze çıkıyor, çeşmeden marketten su geliyor hiç kimse yaratıcıyı düşünme sıkıntısına girmiyor. Kâinatın mükemmel işleyişi, vücudun harika tasarım olduğunu, dünyada her şey kontrol altında görünüyor.

*

Şükretmek için o kadar şey olduğu halde hep eksik peşinde olan insan; ne zaman farkına varacak bu nizamın yaratıcı olduğunu; hiç bir şeyin tesadüf olmadığını. Kırsal kesimde yaşayanlar Allah'a daha yakın olmasının bir nedeni doğanın canlı yaşayışı hakkında yakından görüp, canlı hayatı bilirler ve doğaya hayran olurlar. Her bir çiceğin rengini seyre doyum olmaz. Bu kadar zenginlik karşısında Yaradana teslim olurlar.

*

Mavi, bir renkten daha fazlası bence.

Sonu olmayan bir gökyüzü, umut dolu bir deniz… Cemal Süreya

*

Selam ve Dua ile

Veysel Bozkurt