Dijital Çağda Kölelik 6

Dijital Çağda Kölelik 6

Bilgi çağında bilgisizlik 

Gözlem: Duyu organlarımız yardımı, ölçü birimiyle yapılan incelemelere denir. 

Bilgi: Tarafsız gözlemlere dayanarak düzenli veri toplanmasıdır. 

Bilim: nedensellik, merak ve amaç besleyen fiziki evrenin deney, gözlem, düşünce aracılığıyla sistematik bir şekilde incelenmesini de kapsayan entelektüel ve pratik disiplinler bütünüdür. 

İlim; Mârifetullah'tır. İslâm kültüründe ilâhî ve beşerî bilgi yanında bilimin de içine alarak kullanılan kapsamlı bir terimdir. 

Bilginin saklanması: Önce söz, yazının icadı, kağıt, matbaa, kitap, ansiklopedi, kütüphane, bilgisayar, Google, Dijital kütüphaneler… 

"İlim adamlarıyla artistleri karıştırmamak gerekir. Popüler bir roman yazarını binlerce kişi tanıdığı halde, değerli bir âlimi nihayet bir kaç yüz insan tanır. Eskiden kendini kitaplara adamış insanlar vardı, ayaklı kütüphane denirdi. Bilgi yüklü insanlar. Şimdilerde hiç kıymeti kalmadı. Hepimiz Alim olduk ya. 

Bilgi çağındayız, bilginin var olduğunu, bilim kaidelerini biliyoruz, kullanmıyoruz, bilgisiz bir toplum olduk. Atalarımız bu zamana kadar o kadar çok çalışmışlar ve bilgi birikimi yapmışlar şimdi biz o bilgiye sahibiz, her bilgiye kolay ulaşılabilir olduğu için bilgi çağı diyoruz, bizler bilgiyi ya bilmiyoruz yada kullanmıyoruz. Bilgi çağında bilgisizlik, cahillik yaşıyoruz. Üniversiteyi bitirmiş kendi kitaplarından başka kitap kapağı kaldırmamış, oyun ve tembellik dışında başka birşey yapmamış insanlar aramızda yaşıyor, İlim ve bilim ile ilgileri yok. 

Cahil; Okuyarak bilgisini ilerletmemiş, bilmediği konuda konuşan, konuştukça batan, tahsil görmemiş, bilgisiz kimseye denir. Okumuş cahillerin en çok olduğu zamandayız. Okullarda aldığımız klasik bilginin dışına çıkmayıp yeni arayışın yoksa bu dünya düzeninde kaybolmuşsun demektir. 

Bilgi değersiz/leşti/rildi. Şimdi elinin altında dünyanın her türlü bilgisini almaya sahip cihazlar var fakat sen ya oyun oynuyor yada film seyrediyorsan, sen esir alınmış değilde nesin! Biz bu dünyaya oyun oynamaya gelmedik. Sonsuza uzanan bir ahiret hayatı bizi bekliyorken sen sıkıntıdan çatlıyorsan. Eğer yaptığın işten zevk almıyor sadece para için çalışıyorsan köle değilde sen nesin!

Hep aynı yerde durup, aynı işi yapıyorsanız dikkat edin köleleşiyorsunuz. Eğer yeni bir şey öğrenmiyor, üretmiyor, yenilik yapmıyor, birilerinin üretmesine seyirci kalıyorsan kendinizi kontrol altına alın. Saf olun salak olmayın. Sizin yerinize başkaları düşünüyordur. Onlar size sahip demektir. 

Her yeni akıllı telefon, bilgisayar, tablet aldığınızda içinde oyun yüklüdür. Neden? sen alırken başka amacın olsa bile birgün mutlaka o çukura düşeceksin. Bu tezgah telefonu alırken seni köleleştirmek için kurulmuş aslında, farkında olmak gerekir. 

Birde seni bilgiye ulaştırmamak isteyen gruplar var. Bunlar bir kısım akademisyenler. O kadar çok yabancı kavram kullanıyorlar ki, önce kavramları öğren de gel diyor. Kavramları bilsem sana ihtiyacım yok ki ben kendim öğrendim. Türkiye'de düzen öğretmek amacıyla değil, öğretirken para kazanma amacıyla kurulmuş. Bugün hiç okula gitmemiş Hindistanlı, Pakistanlı, Endonezyalı ve Çinli çok iyi İngilizce konuşuyor şaşarsın. Bu insanları kendilerine köle yapmak için öğretmişler. Bizleri de eğitimli köle olmamız için eğitiliyorlar. 

Bir konuda uzman olmak için teorisini, tarihini, güncel tartışmaları takip etmiyorsan o konuda bilgi sahibi değilsindir. Ham bilgi temelidir, inşa etmek için yer/çevre bilgisi de gerekir. 

Monotonluk bir kölelik belirtisidir. Bilgi körlüğü kendi alanında uzmanlaşma değil, alan körlüğü yaşamaktır. Müslüman insan okumalı, öğrenmeli, dinlemeli, dinlettirmelidir. İlim Müminin yitik malıdır, nerede bulursa sahip çıkıp almalıdır. Bu bilgi gayrimüslim'de bile olsa ilminden istifade etmeli, fazla bilginin kimseye zararı olmaz. İslam ilerlemeye mani değil, aynı zamanda "iki günü eşit olan bizden değil" Hadis-i Şeriftir. 

Bilgi bir kesimin malı değil insanlığın olmalıdır. Hep dış kaynaklardan dilimize çevrilmiş eserleri önümüze koymuşuz. Biz ne zaman ilim ihraç etmeye başlayacağız, insanlığa kendi değerlerimizi satışa sunacağız. 

Bilgisayarı oyun ve film dışında kullanmalıyız, araştırmalı ve doğru öğrenmek çabamız olmalı, her yazılan doğru değil teyit etmek yeterli. İşleri sadece akıl penceresinden değil gönül gözüyle görmeliyiz. 

Bilgi sınırsızdır, kâinatın mutlak/ ilâhî kudret sahibi bizim sadece keşfetmemize izin verdiği kadarını biliyoruz. Duyu organlarımızın tesbit edemediği bir çok olay gerçekleşiyor. Kur'an'da Yusuf suresi 68. ayette "Şüphesiz o, kendisine öğrettiğimiz husûsî bir ilim sahibiydi; fakat insanların çoğu bunu bilmez." diyerek sınırları açık bırakmıştır. Bize düşen vazife bu kadar güzel bilgi varsa körlük neden? 

Selam ve Dua ile 

Veysel Bozkurt 

YORUM EKLE