Akdağ, sağlık muhabirleri ile bir araya geldiği kahvaltılı toplantıda, şişmanlıkla hareketsizliğin birbirini besleyen iki durum olduğunu söyleyerek, dünyada her yıl 3 milyona yakın insanın şişmanlığa bağlı hastalıklardan hayatını kaybettiğini dile getirdi. Akdağ, vücut kitle indeksinin ölçümüyle insanların kilo farkındalığına ulaşabileceğini belirtti. Vücut kitle indeksi 25'in üzerinde olduğu zaman bir insanın kilolu olarak görüldüğünü ifade eden Akdağ, "İnsanımızın yüzde 68'i düzenli egzersiz yapmıyor. Toplumu 3'e ayırabiliriz. İlk grup kilosu normal olan, yani vücut kitle indeksi 20-25 arası olan. İkinci grup, vücut kitle indeksi 25-30 arası olan kilolu grup. Üçüncü grup ise 30'un üstünde olan obez grup. Hedefimiz, bireylerin kendi vücut kitle indekslerinin farkına varmaları ve şişmanlıktan görüntüleri dolayısıyla yakınan insanların şişmanlığın sağlık açısından da sıkıntı yaratacağını bilmeleri" şeklinde konuştu.
Aile hekimlerinin obeziteyle mücadele konusunda yoğun bir şekilde çalıştıklarını söyleyen Akdağ, obeziteyle mücadele konusunda yapılması gerekenlerle ilgili bilgi verdi. Az yemenin önemini vurgulayan Akdağ, "Şeker ve undan yapılan yiyecekleri azaltmalıyız. Acıkmadan sofraya oturmamalıyız. Stresli bir hayat yaşıyorsanız eve gittiğinizde yemek yemek en büyük zevk. Bunu azaltmaya çalışmalıyız" dedi.
Muhabirlerin de vücut kitle indeksini ölçen Akdağ, bir muhabirin vücut kitle indeksinin 33,6 çıkması üzerine, "Beyefendi şişman çıktı. Acil tedbir alması lazım" dedi. Toplantıdaki konuşmasından sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Akdağ, bir gazetecinin, 'Sağlık Bakanlığını sıkı diyete almışsınız. Bakanlar Kurulu'nda da böyle bir çalışma yapacak mısınız?' sorusuna, "Güzel fikir. Biz bir şey söylemeden zaten onlar işin bilincindeler" yanıtını verdi.
"OBEZİTENİN EN AZ OLDUĞU ŞEHİR ERZURUM"
66 bin sağlık çalışanı arasında obezite oranının yüzde 11 olduğunu kaydeden Akdağ, sağlıkçıların obezite konusunda bilinçli olduğunu ifade etti. "En son baklava yerken görüldünüz. Ne diyeceksiniz?" sorusuna ise Akdağ, "Türk yemeği ve mükemmel bir tatlı. Kilom fazla olmasaydı 1 tane yerdim, o gün yarım yedim. Kararında yersek her şeyden yenilebilir" karşılığını verdi.
Obezitenin en az olduğu şehir olarak kendi seçim bölgesi olan Erzurum'u gösteren Akdağ, adım ölçer kullanmanın yararlı olduğuna inandığını belirterek, "Adım ölçerlerle ilgili alım sürecini başlattık. Bakanlar Kurulu'ndan yetki alacağız. Halkımıza ücretsiz adım ölçer dağıtacağız" şeklinde konuştu.
Aile hekimlerinin bulundukları bölgede obeziteyle mücadeleyi takip etmeleri konusunda hedefleri olduğunu kaydeden Akdağ, yüzde 30'un üzerinde olan şişmanlığı yüzde 25'e indirmek istediklerini söyledi.
Obeziteyle mücadele konusunda hareket etmenin önemini vurgulayan Akdağ, bu konuda bisiklet yollarının yapılmasıyla ilgili İçişleri Bakanlığının teşvik verdiğini açıkladı. Metropollerdeki yoğunluk ve trafik hareket etmeyi kısıtlasa da bireysel olarak mazeret aranmaması gerektiğini kaydeden Akdağ, "Vücut kitle indeksiyle test edilen obezite durumunda en iyi durumda olan bölge, 20-21'le Doğu Anadolu Bölgesi. 23-24 kitle indeksiyle Güney Doğu Anadolu ikinci iyi durumda olan. Batıya gittiğimiz zaman 30-32 kitle indeksiyle karşılaşıyoruz. Doğu Anadolu'da kırsalda yaşayan insanlar daha fazla hareket ediyor" şeklinde konuştu.
Akdağ, bir gazetecinin, "Yoğun temponuzda yemek listenizde neler var?"sorusuna, "Basit bir formül olarak günlük tükettiğim yiyeceğin yarısını tüketiyorum. 'Şunu yemeyin. Bunu yemeyin'den ziyade az yemek ama her şeyden yemek gerekiyor" yanıtını verdi.
Başbakan Erdoğan'ın kilo konusunda çok dikkatli davrandığını aktaran Akdağ, "Başbakanımız aşırı yağlıları yemiyor. Belli bir saatten sonra da midesini doldurmuyor" dedi.