Ajandahaber

Piyasaların Canlanmasını İstiyoruz

YERELDEN

Mersin Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (ESOB) Başkanı Talat Dinçer, son iki yılda zorlu bir süreç geçiren ve büyük sıkıntı yaşayan esnaf sanatkarın 2017’ye de sorunlarla girdiğini belirterek, referandum süreciyle başlayan ve halen devam belirsizliğin artık ortadan kaldırılmasını istedi.

 Dinçer, esnaf sanatkarın ayakta kalabilmesi için SGK yüklerinin ve bürokrasinin azaltılması, kuralsızlığın ortadan kaldırılması ve işsizlik sorununu çözmek için teşvikler verilmesi gerektiğini söyledi. 
Mersin ESOB Başkanı Dinçer, 16 Nisan’da yapılan anayasa değişikliği referandumunun ardından esnaf ve sanatkarın hükümetten beklentilerini İHA’ya anlattı. Esnaf ve sanatkar açısından 2015 ve 2016’nın sıkıntılı geçtiğini dile getiren Dinçer, özellikle 2016’da Türkiye üzerinde oynanan oyunların ve yaşanan olayların ekonomiyi de belirsiz hale getirdiğini vurguladı. O dönemde döviz artışının önüne geçilemez hale geldiğine işaret eden Dinçer, “İnsanlar önünü göremedi. Küçük esnaf zaten emek yoğun çalışan bir kesim. Küçücük sermayesi, el emeği ve alın teri var. Bu olumsuzluğun içinde esnaf çalkalandı. ‘Ne olacak, nereye gidiyoruz, neler yaşıyoruz’ gibi sıkıntıları vardı. Öte yandan, 15 Temmuz olaylarında esnaf işi gücü bir kenara bıraktı vatan, millet ve memleket sevdasıyla bütün dikkatlerini ülkeye verdi, çünkü bu ülke kolay kurulmadı. Esnafımızın büyük bölümü ya sokaklarda nöbet tuttu ya tankların önüne atladı. Biz artık o dönemde geçimi, ticareti bir kenara bıraktık ülkeyi düşünmeye başladık ve çok şükür atlatıldı” dedi.
“15 Temmuz’un açtığı yara bir türlü kapanmadı”
“Ama olay geçtikten sonra o olayın açtığı yara da bir türlü kapanmadı” diyen Dinçer, darbe girişimi sürecinde bütün işlerin durduğunu ve ticaret yapılmadığını, bunun sonucunda da esnafın kendi yükümlülüklerini yerine getiremez duruma geldiğini söyledi. İşler durduğu için esnafın çekini, senedini, kredilerini ödeyemediğini ve bocaladığını kaydeden Dinçer, bu süreçte birçok esnafın ayakta kalamadığını, geçen il sadece Mersin il sınırları içinde 5 bine yakın esnafı kaybettiklerini söyledi.
2017’ye bu olumsuzluklarla girdiklerini ve esnafın desteği hak ettiğini belirterek, devletten destek istediklerini anlatan Dinçer, “Bu çerçevede Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan ve bakanlarla görüşmeler sonucunda ufak da olsa bir takım destekler almaya başladık. KOSGEB kredileri bunların bir parçasıydı. Ama o da ilaç olmadı. Sadece Mersin’de 70 bin esnaf var, ülke genelinde 2,5 milyon esnaf var. Önce 15 bin kişiye destek olunacağı açıklandı, daha sonra bu sayı 450 bine çıkarıldı. En son da 700 bin kişiye çıkarıldı. Ama destek almaya hak kazanan esnafımızın büyük bölümü de bu desteği kullanamadı. Kullanmama nedenleri bankalar, çünkü bankalar bu işin tarafı olmadı. Zor bir süreçten gelmiş esnafın, daha önceki krizlerde bozulan sicilleri hala bankaların ekranlarında. Bunun üstüne bir de 15 Temmuz sürecini ekleyin. O dönemde de birçok arkadaşımız yükümlülüklerini yerine getiremedi, birçoğu sıkıntıya düştü, bankalar da bu insanlara krediyi kullandırmadılar” diye konuştu.
Bakanlar Kurulu’nda alınan talihsiz bir kararla KOSGEB desteği kullananların Hazine destekli başka bir kredi kullanamamaları uygulamasının getirildiğine işaret eden Dinçer, “Biz Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi’nden kredi kullanıyoruz, orada limitimiz 150 bin TL. İşimizi döndürebilmemiz için Esnaf Kefalet kredilerine ihtiyacımız var. Birçok esnaf da bu nedenle KOSGEB kredisini kullanmadı. Dolayısıyla esnafa çok fazla bir merhem olmadı” ifadelerini kullandı.
“Referandum öncesinde piyasayı saran belirsizlik hala devam ediyor”
Yapılandırma kanunlarının da hem yapılandırma borcunu hem de cari giderlerini ödemek durumunda kalan esnafın derdine çare olamadığının altını çizen Dinçer, bütün bu sıkıntılarla 2017’ye giren esnafın, referandum sürecinde Nisan ayına kadar hakim olan belirsizliğin altında kaldığını dile getirdi. Esnafın, önünü göremediği için bu süreçte de iş yapamadığını belirten Dinçer, “16 Nisan gerçekleşti, anayasanın 18 maddesinin değişmesiyle ilgili ‘evet’ kararı çıktı. Esnaf şimdi yine belirsizlik içerisinde. ‘Referandumda evet çıktı, yarınımız ne olacak, biz ne olacağız, yükümüz artacak mı, azalacak mı’ gibi hala piyasada bir belirsizlik var. Sokaklar bomboş, alışveriş yok. 2017 çok kritik bir yıl. Esnaf tedirgin ve belirsizlik içinde. Ticarette bu belirsizlik ve tedirginlik zarar verir. Bakın enflasyon rakamları açıklandı ve çift haneli enflasyonlarla tekrar buluştuk. Piyasada inanılmaz bir durgunluk var” şeklinde konuştu.
“Bir an önce açıklamalar yapılarak piyasaların rahatlatılması lazım”
Yeni dönemle birlikte yapılacak değişikliklerin ve uygulamaların açıklanması ve hükümet yetkililerince açıklamalarla yapılarak piyasaların rahatlatılması gerektiğini vurgulayan Dinçer, şöyle devam etti: “Artık yol haritasının belli olması lazım. Bu süreç içerisinde özellikle küçük esnaf sanatkarlardan başlamak üzere bu kesimin desteklenmesi, önlerinin açılması lazım. Bunları bekliyoruz. İnsanların ihtiyaçlarına cevap verecek kanunların, bir an önce Meclis çalıştırılarak süratle çıkartılası lazım. Piyasalar hala tedirginlik yaşıyor, önünü göremiyor. Esnaf ve sanatkarın ayakta kalması lazım. Bunun için de geçmiş dönemde ve son iki yılda yaşadığı sıkıntılar da göz önüne alınarak bazı uygulamaları hayata geçirmemiz lazım.”
“Mersin’de kayıt dışı çalıştırma çok arttı. Bu bir tehlike”
Bunların başında istihdam sorununun geldiğine dikkat çeken Dinçer, özellikle Mersin’de Suriyelilerin de gelmesiyle sigortasız, kayıt dışı çalıştırmaların çok arttığını söyledi. Dinçer, “Bu bir tehlike. Bunun önüne geçebilmek, Mersinli işsiz gencimizi sigortalı çalıştırabilmek için esnafın üzerindeki SGK yükünün azaltılmasına ve teşvike ihtiyaç var. Bu yönde bir destek bekliyoruz. Bu destek de ciddi bir destek olmalı. Yani insanların kayıt dışı yabancı uyruklu çalıştırmak yerine bizim kendi çocuklarımızı, Mersin’in işsiz gençlerini işe alacak bir düzenlemeye ihtiyacımız var. Mersin’de genel ve yerel idareler, birinci sorunun işsizlik olduğunu söylüyorlar. O zaman bu işsizliği çözecek teşviklere ihtiyacımız var. Bu hem genel teşvikler olmalı hem yerelde teşvik olmalı” dedi.
“Kuralsızlıktan çıkmak, SGK yüklerimizin ve bürokrasinin azaltılmasını istiyoruz”
Çok önemli sorunları arasında piyasadaki kuralsızlık ve çırak bulamamayı da sayan Dinçer, çıraklık sisteminin yeniden hayata geçirilmesi için de teşviklere ve desteğe ihtiyaç duyduklarını ifade etti. Türkiye’de ve özellikle Mersin’de bir kuralsızlığın hakim olduğunun altını çizen Dinçer, beklentilerini şöyle sıraladı: “Bizim için en büyük teşvik bir düzene girebilmektir, kurallı hale gelebilmektir. Biz teşvik derken, kuralsızlıktan çıkmak, üstümüzdeki yüklerin, özellikle SGK yönünden yüklerimizin azaltılması, vergimizin bir tek vergiye bağlanması ve üstümüzdeki bürokrasinin azaltılmasını istiyoruz. Bugün bir esnafın bir işi oluyor 40 tane daire geziyor. Bunu Gümrük ve Ticaret Bakanımıza da anlattık. Kendisi de bu işe çok sıcak baktı, ‘tek pencere uygulaması getireceğim, artık esnaf daire daire, kurum kurum gezmeyecek’ dedi. Biz de bunu istiyoruz. İnsanlar artık bir iş yeri açacaklarında standartlara uygunsa evinde internetten başvurusunu yapsın, incelemelerin ardından uygun olanlara onay verilsin, olmayanlara verilmesin. Öte yandan, ben esnafımın her işini niye dışarıdaki kurumlara yaptırıyorum? Biz ne için kurulduk? Esnafın ben her işini yapabilmeliyim. Defter tutuyorsa defterini tasdik edebilmeliyim, her türlü belgesini benden alabilmeli, kurum kurum gezmemeli. Biz bunları istiyoruz, biz kolaylık istiyoruz. Bütün bunlar yapıldığında zaten sistem kendiliğinden oturacaktır. Biz, esnafa para verin gibi bir teşvik istemiyoruz. Biz ticaretimizin kolaylaştırılmasını, önümüzün açılmasını, kuralsızlıkların giderilmesi istiyoruz.”
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.