Anamur doğu girişinde deniz kıyısında yer alan kale, 3. yüzyılda Akdeniz ve Kilikya ticaret yollarını gözetlemek için Romalılar tarafından inşa edildi. Kale, savunma açısından son derece önemli bir konuma sahip olması dolayısıyla Romalılardan Osmanlılara kadar çok sayıda medeniyete ev sahipliği yaptı. Birçok kez saldırıya uğrayan kale, 12. yüzyılda Kilikya Ermeni Krallığı döneminde onarıldı.
MEKÜLDER (Mersin Kültürel Mirası Araştırma Koruma ve Çevre) dernek Başkanı Erhan Ufuk Özaydın, Mersinin tarihi kültürel zenginliklerini korumanın ve tanıtmanın turizme kazandırmanın önemine vurgu yaparak, Mersin Mamure kalesi hakkında bilgiler aktardı.
M.Ö. VIII. yüzyılda Asurluların ve Perslerin M.Ö. 333'te Büyük İskender'in, M.Ö. 322'de Selefkosların, M.Ö. I. yüzyıldan sonra da Roma'nın egemenliğine girmiştir. İç kale, III. yüzyılda Roma döneminde yapılmış, 395'te Bizans İmparatorluğu'nun, VIII. yüzyıldan sonra da Müslüman Araplar ile Bizanslılar arasında el değiştirmiştir'. Alâeddin Keykubad'ın Ermeni ve Haçlılara karşı başlattığı fetihler (1225) sırasında Mübârizüddin Er-Tokuş tarafından Anamur Kalesi Anadolu Selçuklu Devleti topraklarına katılmıştır. Alâeddin Keykubad döneminde iç kale onartılmış 1230'den sonra da Karamanoğullarının hâkimiyetine girmiştir.
Kalenin kitabesine göre Karamanoğlu Sultan İbrahim tarafından 850 H./1450 M. yılında iç kale büyük bir tamir görmüştür. Bu tarihten sonra kaleye, mamur edilen manasında "Mamure Kalesi" denmiştir. Anamur İç Kalesi, bazı kaynaklara göre XV. yüzyılın ortalarında", E. Çelebi'ye göre de II. Selim zamanında. Lala Mustafa Paşa tarafından Osmanlı topraklarına katıldığı belirtilmektedir. Osmanlı Dönemi'nde XVI. ve XVIII. yüzyıllarda kale iki kez tamir edilmiş. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından da 1966-1967 ve 1970- 1973 yıllarında restorasyonu yapılmıştır-.
İç kale, Eski Anamur şehrinin içinde ve denizin kenarında, dış kale ise şehrin bulunduğu kısmın etrafındadır'. Dış kalenin surlarından günümüze hiçbir şey kalmamasına karşılık iç kale sağlamdır. Alanya Kalesi ile benzerlik gösteren iç kale tamamıyla Türk devri özelliğini yansıtmaktadır.
Anamur İç Kalesi birbirine geçmeli üç bölümden oluşmaktadır. Bu bölümler denizden gelen saldırıya karşı tahkim edilmiştir. İç kalenin surları seyirdimler ve mazgallar ile çok sağlam bir savunmaya sahiptir. Surların beden duvarlarındaki merdivenler sivri kemerli nişleriyle diğer Türk kalelerinin özelliklerini tekrarlamaktadır. Kalenin surlarında farklı dönemlerdeki tamirlerin izlerine rastlamak mümkündür. Özellikle Karamanoğlu ve Osmanlı dönemi tamirleri açıkça görülmektedir'". Kalede düzgün kesme ve moloz taş birlikte kullanılmıştır. Beden duvarlarında ahşap hatıllar ile Horasan harcı yapının dayanıklılığını arttırarak kolay kolay fethedilemez bir kale haline getirmiştir.
UNESCO DÜNYA MİRAS GEÇİCİ LİSTESİ'NDE
Mamure Kalesi, ev sahipliği yaptığı Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Karamanoğulları ve Osmanlılar gibi birçok uygarlığın farklı ve ilginç mimarilerinin bir arada olmasıyla da arkeolojik anlamda büyük önem taşıyor.
Bundan dolayı 2012 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınan ve şu an restorasyon çalışmaları biten kale ziyarete açok olarak gezilebilmektedir, çok sayıda tarih ve fotoğraf meraklısını ağırlıyor.
Kalenin mevcut durumu hakkında son izlenimlerini aktaran Özaydın, tarihi ve kültürel yerleri araştırmak incelemek ve bilgi toplamak amacıyla Mersin’den gelip kaleyi incelediklerini belirterek "Dışarıdan ve içerden çok güzel, çok iyi korunmuş bir kale. Tadilatı da güzel yapılmış. Çok güzel görünüyor. Deniz manzarası etkileyici merak edenlerin mutlaka bu tarihi kaleyi gezmelerini tavsiye ediyorum" dedi.