Sosyal Güvenlik İl Müdürü Mehmet Gülpak, yetim aylığı alabilmek için gerçekleştirilen ‘muvazaalı boşanmalar’ hakkında yazılı bir açıklama yaptı. Ölen anne ve babasının maaşını alabilmek için boşanan, resmi olarak evlilik sona erse de eşleriyle birlikte yaşamaya devam eden kadınların sayısının gün geçtikçe arttığına dikkat çeken Gülpak, muvazaalı boşanmaların hem nikahsız yaşamaya özendirdiğini, hem Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) büyük yük getirdiğini hem de aile olgusuna ve toplumun değer yargılarına zarar verdiğini kaydetti. 5510 sayılı yasanın 56. maddesi ile “eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkların kesileceği ve yapılan ödemelerin 96. madde gereğince geri alınacağı”nın düzenlendiğini ifade eden Gülpak, “Yasanın çıktığı 1 Ekim 2008 tarihinden bu yana ilimizde BİMER, ALO 170, kuruma bizzat yapılan ihbar ve şikayetler ile Genel Müdürlük talimatıyla boşanma tarihi ile tahsis talep tarihi arasında 1 yıldan az süre olan çiftlerin boşanmaları şüpheli boşanma kapsamında değerlendirilip, kurumumuz denetmenleri tarafından takibi yapılarak incelenip neticelendirilmektedir” dedi.
Bu kapsamda bugüne kadar Mersin SGK İl Müdürlüğü’ne bin 450 muvazaalı boşanma vakası bildirildiğini, bunlardan 960‘ının denetimlerinin tamamlandığını belirten Gülpak, 335 boşanmanın muvazaalı olduğunun tespit edilerek aylıklarının anında kesildiğini dile getirdi. Gülpak, “Aylıkları kesilen bu kişilerin 224’ü 4/a, 37’si 4/b, 74’ü 4/c kapsamında olup, kurumca tahsil edilecek yersiz ödemelerin toplamı; ödenen aylıklar, sağlık ve ilaç giderleriyle birlikte 5 milyon TL’yi bulmaktadır. Kişi başı ortalama 15 bin TL’lik bir kayıp söz konusu olmaktadır. Ayrıca, müdürlüğümüz tarafından 670 kişi hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunulmuş olup, konu yargıya intikal etmiştir” ifadelerini kullandı.
“MUVAZAALI BOŞANMA, NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK KAPSAMINA GİRİYOR”
ALO 170 ve diğer ihbar, şikayet kanalları ile resmi kurumlar aracılığıyla gelen bilgiler doğrultusunda denetimlerinin gün geçtikçe arttığını vurgulayan Gülpak, bu yola başvuranları nitelikli dolandırıcılık suçundan hapis cezası alabilecekleri konusunda da uyardı. Yalnızca yetim aylığı almak için boşanarak aynı evde yaşamaya devam etmenin, hileli ve aldatıcı davranışlarla başkasının (devletin) zararına olacak bir biçimde kendine yarar sağlamak şeklinde tanımlanan “dolandırıcılık” suçunun oluşmasına sebep olduğunun altını çizen Gülpak, şöyle devam etti: “Bu kapsamda değerlendirilen muvazaalı boşanma halinde Türk Ceza Kanunu’na göre 3 ila 7 yıl arasında hapis cezası öngörülmektedir. Dolandırıcılık suçunun nitelikli halini oluşturan bu durumda, adli para cezası ise yine 5 bin güne kadar olmakla birlikte, yetim aylığı alarak elde edilen toplam menfaatin iki katından az olamıyor. 5510 sayılı kanunun 34. maddesinde öngörülen ölüm aylığını alabilmek için ‘evli olmamak’ koşulunu aşmak amacı ile iyi niyete dayanmayan ve dürüst olmayan boşanma isteği ve çabası ile boşanma kararı elde edilip, buna bağlı olarak ölüm aylığı alınması, açıkça hakkın kötüye kullanılmasıdır. Hakkın kötüye kullanılması hukuk devletinin koruması altında değerlendirilemez. Ölüm aylığı alabilmek için eşiyle boşanıp birlikte yaşayan kişilere yersiz ödenen aylıklar ile sağlık ve ilaç giderleri kurumumuzun aktüeryal dengelerini olumsuz etkilemekte olup, sosyal adalet ilkesini zayıflatmaktadır. İl Müdürlüğü olarak, bu amaçla gerçekleştirilen boşanmaların kurumumuzu zarara uğratmasını engellemek adına çalışmalarımızı titizlikle sürdürmekteyiz. Vatandaşlarımızın da konuya duyarlı olarak çevresinde bu durumdaki kişileri kurumumuza bildirmesi noktasında desteğini beklemekteyiz.”
SGK Anlaşmalı Boşananların Peşinde
SGK Anlaşmalı Boşananların Peşinde
Ajandahaber Ajandahaber
GÜNCEL
Mersin Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü, yetim aylığı alabilmek için boşanan ancak, eşleriyle birlikte yaşamaya devam eden kadınların peşine düştü. Bugüne kadar Mersin’de 335 boşanmanın bu şekilde gerçekleştiğini belirten İl Müdürü Mehmet Gülpak, bu kişilere ödenen aylıkların 5 milyon TL’yi bulduğunu bildirdi.
Paylaş: