‘SÜRDÜRÜLEBİLİR VE ÇEVRE DOSTU ÜRETİM ÖNCELİĞİMİZ OLMALI’
Akdeniz Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (AHKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Gürkan Tekin,
son yıllarda sektörün ana dinamiklerinin sürdürülebilirlik ve dijitalleşme olduğunu, pandemi döneminde öne çıkan bu iki başlığın önümüzdeki yıllarda da küresel rekabeti şekillendirmeye devam edeceğini söyledi. Tüketimde güvenli modanın tercih edileceğini, çevreci ürünlere talebin artacağını kaydeden Başkan Tekin, “2000’li yıllarda tasarım, moda ve marka belirleyici faktördü. Günümüzde ise bunlara ilave olarak sürdürülebilirlik, çevre dostu üretim, kişiye özel ürün ve anlık tedarik gibi kavramlar ön plana çıkıyor. Bu süreçte küresel pazarlarda etkinliğimizi artırabilmenin yolu çevreye duyarlı yetkinliğimizi geliştirmekten geçiyor.” dedi.
‘Avrupalı markalar, sürdürülebilirlik ve çevre dostu üretime odaklandı’
Hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün her yıl Türkiye’ye 16 milyar dolar döviz kazandırdığını, yarıdan fazlası kadın olmak üzere 650 bini aşkın kişiye doğrudan istihdam sağladığını dile getiren AHKİB Başkanı Gürkan Tekin, sektörün ülke ekonomisi için günümüzde olduğu gibi gelecekte de lokomotif rol oynamaya devam edeceğini söyledi. Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün ihracatında yüzde 70’lik paya sahip Avrupa pazarının küresel markalarıyla dünya genelindeki tüketimde de belirleyici rol oynadığını vurgulayan Başkan Tekin, “Ülkemizden her yıl milyarlarca dolarlık alım yapan Avrupalı markalar, sürdürülebilirlik ve çevre dostu üretimde iddialı hedefler belirledi. Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerde bir çok marka 2025’ten itibaren tüm ihtiyaçlarını sürdürülebilir kaynaklardan karşılamayı planlıyor. AB’nin tedarikçileri arasında yüzde 10 payla üçüncü sırada olan sektörümüzün bu önemli pazardaki kazanımlarının koruması ve geliştirilmesi için özellikle dijitalleşme ve sürdürülebilirlik temelinde üretimimizi ve tedarik zincirimizi güçlendirmek zorundayız.” diye konuştu.
‘Karbon ayak izini 2026’ya kadar azaltmalıyız’
AB’nin tek dijital pazarı olma ve Avrupa Yeşil Mutabakatı temelli pazar yapılanmasında Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün altyapısını güçlendirerek avantajlı konuma yükselebileceğine dikkati çeken Başkan Gürkan Tekin, mevcut durumu fırsata çevirmek için ortak akıl ile hareket edilmesinin önemini vurguladı.
Avrupa Yeşim Mutabakatı’nda yer verilen Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ve Emisyon Ticaret Sistemi ile ilgili olarak Başkan Tekin, şunları söyledi: “Tekstil, hazır giyim ve konfeksiyon 2023’te sınırda karbon vergisi uygulanacak sektörler arasında yer almıyor. Büyük ihtimalle 2026 yılında listeye eklenebileceği öngörülüyor. Sınırda karbon vergisinin ton başına 30-50 avro olarak düzenleneceği var sayılıyor. Bu uygulamanın sektörümüze yıllık 150-190 milyon avro düzeyinde ek maliyet getirmesi söz konusu olacak. Avrupa Komisyonu, karbon ayak izi hesaplamalarında üretim öncesi, üretim ve tüketim süreçlerini bütüncül bir yaklaşımla ele alıyor. Dolayısıyla tekstil ham maddeleri üretimi sırasında yoğun enerji tüketilmesi, hazır giyim ve konfeksiyon sektörünü de etkileyecek. Bu çerçevede 2026 yılına kadar olan süreyi çok iyi değerlendirerek yaptırımlar devre alınmadan üretim altyapımızı belirlenen kriterlere uygun hale getirmemiz gerekiyor. Sektörümüzün karbon salımının ölçülmesi ve düzenli olarak raporlanması için güçlü bir sistem kurmamız bir tercih değil zorunluluk olarak öne çıkıyor. Yeni yatırımlarda Avrupa Yeşil Mutabakatı hedeflerini ve karbon salım oranlarını göz önünde bulundurmalı, modern teknolojiler kullanarak karbon salımını, enerji tüketimini ve atık miktarını azaltmalıyız. Üretim süreçlerinde sürdürülebilir ve geri dönüştürülebilir malzemelerin kullanımına yoğunlaşmalıyız. Üretim ve dağıtım süreçlerinde de yenilenebilir enerjiyi tercih etmeliyiz.”
‘Sektörel Kümelenme Projesi ile üyelerimizin rekabet gücü artacak’
AHKİB’in gündemindeki bir başka konu başlığının rekabetçiliğin güçlendirilmesi olduğunu aktaran Başkan Gürkan Tekin, Ticaret Bakanlığı tarafından desteklenen ve Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB) koordinasyonunda hazır giyim ve konfeksiyon firmalarına yönelik Sektörel Kümelenme Projesi’ni de hayata geçirileceklerini açıkladı. Hazır giyim ve konfeksiyon firmalarının uluslararası pazarlarda rekabet güçlerinin artırılması ve sürdürülebilir ihracat hedeflerine ulaşması amacıyla başlattıkları projenin üç yıl süreyle devam edeceğini ve başvuruların 25 Ağustos tarihine kadar yapılabileceğini kaydeden Başkan Tekin, URGE projesi ile üye firmalara ihtiyaç analizinden eğitim ve danışmanlık faaliyetlerine, B2B görüşmelerinden uluslararası fuar ve iş gezilerine kadar geniş bir yelpazede destek vererek bölgenin ihracatını daha da artırmak için çalışacaklarını ifade etti.
AHKİB’in temmuz ayı ihracatına da değinen Başkan Tekin, söz konusu dönemde 58 bin 532 bin ton ürünü değerlendirerek 30 milyon dolarlık dış satım geliri elde ettiklerini açıkladı. En çok ihraç edilen ürünlerde bayan dış giyim, bay dış giyim ve diğer hazır eşyanın öne çıktığını ifade eden Başkan Tekin, temmuz ayında en fazla ihracatı İspanya, Hollanda ve Almanya’ya gerçekleştirdiklerini sözlerine ekledi.