Medeniyet 

Medeniyet; Arapça’da “şehir” anlamına gelen medîne isminden Osmanlı Türkçesi’nde türetilen medeniyet kelimesinden ortaya çıkmıştır. Kök itibariyle “yönetmek” ve “mâlik olmak” anlamları da bulunan dîn mastarıyla ilişkili olduğu da ileri sürülmüştür.

Şehirde yaşayan, farklı görüşte olup aynı mekanı kullananların uyum içinde yaşaması "şehirli" anlamına gelir. Medeni insan; şehirli, farklı görüşe saygılı, farklı kültürü hazmedebilen, uyumlu insan demektir. 

Medenîlik yüzyıllar boyunca belli kalıba girmiş insanların yaşadığı yerleşim yerlerine denilmiş. Kavram çok eski olduğu için bir çok farklı anlamda da kullanılmış. Gerçek anlamı bile unutulmuştur. Bugün medeniyet diyenlerin hepsi belli bir kültürün insanlar üzerindeki etkisinden bahsetmektedir. Medeniyeti yaşatan kişinin kendisidir. İslam kültürü; göklerin emir ve yasaklarına uyan, kendisini ilâhî kuvvetin etkisi altında hissedip hareket eden, bu doğrultuda çaba ve gayret gösteren, emek sarf eden ve üreten insan topluluğudur. 

Batıya Hristiyanlığı 272 ve 337 yıllar arasında yaşamış, yaşamı boyunca Roma İmparatorluğu'na önemli şeyler katmış olan I. Konstantin Kudüs'den getirmiştir. Yıllarca haçlı seferleri düzenlemişler, bunları din adı altında kilise çıkarları altında yapmışlar. Onun için başarılı olamamışlardır. 

İslam Medeniyeti demek; İslamı kavramlaştırır ve basite indirir. İngiliz tarihçi Toynbee; "Medeniyetler canlı organizmalar gibidir, doğar, büyür ve ölür. Batı medeniyeti yolun sonuna geldi. Dünya yeni bir medeniyete gebe, muhtemelen bu islâm medeniyeti olacaktır ve merkezi de Türkiye olacaktır." 1969 da demiş. Bu sözle belki gurur duyuyoruz ancak islam medeniyeti denilince islamın da biteceği bilinç altında gönderme yapmıştır. İslam medeniyet değil dindir. "İlâhidir" kâinatın Kanun koyucusu tarafından yapmıştır. Tartışmak anlamsız, sorgulamak gereksizdir. 

Günümüzde batı dinini kaybetti uygarlığı da kaybetti, hiçbir zaman uygar olamayan barbar Batı, barbar Türkler diyerek kendi içinde yaşadıkları yalnızlığı, dışa vurdukları saldırgan tutumu örtmek İstemiştir. İslamın güzelliklerini görmemiş, cömertlik ve paylaşma duygusu hiç yaşamamış, ahiret inancı olmadığı için seküler bir hayat tarzı yaşamış. Batı ruhu; hiçbir zaman göklere uzanamamış, toprak altına dirilmeye de girmemiş yer üstünde çürümeye bırakılmış fosilleşmiştir. 

Allah'a ve ölümden sonra tekrar dirilmeye inanmayanların oranı en yüksek insanların topluca yaşadıkları kuzey Avrupa ülkelerdir. Kimse ölümden sonra hayat varmı bilmiyor, düşünmüyorlar. Kafalar uyuşturucu ile doldurulmuş, en yüksek uyuşturucu kullanımı orada, cinsel özgürlük adına sapıklık orada. Adamlar kendi kriterlerine göre fındık kabuğunda, dünyanın geçici lezzetleri içinde mutlular. 

Batı diye bakanların özledikleri dinsiz hayat projesi dir. Yoksa kimsenin Hristiyan olmak istemesi söz konusu değildir. Batı, Ateizm, Deizm derken aslından bırakın kendi halimizde yaşayalım, ahiretten bize ne dercesine yaşam arzu ederler. Gerçeği görmezden gelip perde arkası saklamak isterler. 

İslam modernliğe (yeniliğe) karşısında derken islamın formları içinde yeniliğe karşıdır, bilimsel ve teknolojik yenilikler değildir. Dinde modernlik olmaz, teknoloji, bilim, gelişme, kıyafet elbette yeniliğe karışmaz, namaz kılma şeklini modernize edemezsiniz. 

Dünya üzerinde M.Ö. çok eski yıllara dayanan uygarlıkların bazıları şunlardır:

- Mezopotamya Medeniyetleri

- Mısır Medeniyeti

- İnka Medeniyeti

- Maya Medeniyeti

Avrupa medeniyeti hiç olmadı. Avrupalı medeni değildi. Bizim topraklarımıza gelip araştırma yapma nedenleri kendilerine yeni bir medeniyet tahsis etmek içindi. Köksüz olunca kendilerine kök aramaya başladılar. Tüm sömürgeleri kanla elde eden, insanlığın yüz karaları, teknolojiyle, sömürgelerden zenginlikle kendilerine tarih satın almaya çalışıyorlar. Hristiyanlık orta doğuda doğdu ve öldü. 

İlk Çağda başlıca medeniyet havzaları. 

İran Medeniyeti.

Hint Medeniyeti.

Çin Medeniyeti.

Mezopotamya Medeniyetleri.

Yunan Medeniyeti.

Anadolu Medeniyetleri.

Mısır Medeniyeti.

Doğu Akdeniz Medeniyeti.

Bizim tarih kitaplarımız Türk tarihçiler neden yazmadı? Okulda okutulan tarihimizi Avrupa bize yazdı, bizlere siyasi tarih okuttu, düşünce ve medeniyet tarihi bizlere okutulmadı. Düşünmemiz istemedi. 

Allah'ın rahmeti ve bereketi üzerinize olsun 

Veysel Bozkurt