HUZURU ARAMAK 

 Ahiret saadeti, Allah'a kendi rızasıyla teslimiyet gösteren ve bilinçli bir hayat sürerek O'nun emir ve yasaklarına itaat edenlere vaad edilen, Allah'ın rızasına nâil olma ebedî huzur ve neşesini de içinde barındıran sonsuz mutluluktur.

*

Müslümanın şiârı budur. Umûmun iyiliğini ister, herkese hayırhâh olur, nazar-ı muhabbetle bakar. Hukūkunu sıyânet eder, fesattan sakınır, kimseyi belâya sokmak istemez." Elmalılı Hamdi Yazır (rah.a) herkesin iyilik ve mutluluğunu isteyen, toplumun temel taşı müslümandır. Eğer gerçek bir "Müslümanla" tanışmış ve dostunuz varsa dünyada ve ahirette bir dost edindiniz demektir. 

*

Dünyanın ve bizlerin, Gönül Sultanlarından, kültürümüzden öğreneceğimiz çok şeyler var… İnsanlık, saygı, merhamet, vefâ, yardımseverlik… Hayatımıza geri çağırmamız gereken, kaybettiğimiz değerlerimiz var, Anadolu’yu bizlere yurt eden Horasan Erenlerinin, Alperenlerin… aşkıdır, sevgidir, edeptir, irfandır, saygıdır, terbiyesidir,... 

"Umudun müthiş bir iyileştirme gücüne sahip olduğunu aklınızdan sakın çıkarmayın. Umut, kendi negatif tutumlarınız ve kendi hüsranlarınızda dahil olmak üzere hayatınızda iyileşme ve düzelmeye ihtiyaç duyduğunuz her eksikliğe çözüm üreten şifadır."

Mutluluk nedir?” sorusuna bakın kimler ne cevapları vermişler:

Aristo: Bilgidir

Epikür: Azla yetinmeyi bilmektir

Nietzsche: İdeal tembelliktir

G. Orwell: Özgürlüktür

Marquez: Eksik parçanı bulmaktır

V. Hugo: Ailedir

J. Barrie: Sevdiğin işi yapmaktır

Suhulet Kantonyan: Eğlenceden yorulmaktır

Tolstoy: Mutluluk bir alegoridir

Cemal Süreya: Kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı

Ben: çay, sohbet, muhabbet 

Mutluluk kişinin ihtiyacıdır, olmayan tarafı, eksik bir şeydir. Her zaman huzur bulursun ama her zaman mutluluğu aramak aptallıktır. Huzur iç alemde yaşanan sukunet halidir. Çarşıda pazarda satılmaz, Sade bir hayatın, kafa dinginliğidir. Hayattan kopmadan hayatı sırtında taşıyan, uzaktan bakınca, tanımayan birisinin bu ne güzel insan dedittirmektir, karşıya yansıtılan akistir. 

*

Dijital Çağda telefon tuşlarına dokunmak mutlu ediyor, acaba başkasını rahatsız edip kul hakkına giriyor muyuz düşünmek, bizim mutlu eden şey başkasını üzmesin. Bizim özgürlüğümüz başkasının kabusu olmasın. Kul hakkına girmeyelim. 

 *

Öyle ya, duygusu ayrı, düşüncesi ayrı, tecrübesi ayrı, kendi yarası ayrı, aileden gelen yaraları ayrı insanların tepkileri de, isteklerde hiç de bizim istediğimiz şekilde gerçekleşmeyebilir. O zaman ne yapacağız? Mutlu olmak hakkımız değil mi? Elbette hakkımız ama derdimiz gücümüz olmaktan çıkarıldığında, hediye gibi geldiğinde güzel. Aslında dingin, huzurlu birine rastlarsanız onu izleyin derim. O kişi hiç de mutlu olmak için farklı çaba göstermez, çünkü beklentilerini ayakkabı gibi evin dışında bırakmıştır. Siz onu tepkisiz sanırsınız, o fırtınalardan, patlayan yanar dağlardan, kabarıp kabarıp taşan dalgalardan geçmiş, sakin toprağın üstüne kurulmuştur. Bilir ki dünyanın bütün fırtınaları dışarıda kopar, onun içine giremez, aradığı huzuru kendinde bulmuştur. 

*

"Motivasyon kitaplarında yazmaz ama sabah namazıyla başlayan günün bereketi diye bir gerçeklik var. Gün verimli hale gelir, zor işler halledilir, birikmiş görevler toparlanır, içsel huzur tüm güne yayılır ve hayatın bereketi giderek çoğalır." (Ferhat Kardaş) 

*

Büyük bir kedi, kuyruğuyla oynayan küçük bir kediye sormuş: "Neden kuyruğunu kovalıyorsun?" Yavru kedi yanıt vermiş

"Bir kedi için en güzel şeyin mutluluk, mutluluğun da kuyruğun olduğunu öğrendim. Bu nedenle onu kovalıyorum, yakaladığımda mutluluğa kavuşacağım."

Bunun üzerine yaşlı kedi şöyle demiş "Gençken ben de mutluluğun kuyruğumun olduğuna karar vermiştim. Ama şunu farkettim, "ne zaman onu kovaladım benden uzaklaşıyor", ne zaman kendi işime baksam hep peşimden geliyor."

*

Huzur ancak İş hayatının helal kazancı, aile yuvasının sıcaklığı, çocukların iyi bir yuva kurmuş olması, ibadeti güzel yapmak, kimseye borcun /alacağın olmaması, bankalara borçlanmamak, sakin hayat seçmek gibi kendi elinde olan şeylerle sağlamalısın. 

*

Huzuru kendinden olan mutluluğun peşinde koşup, kan ter içinde, nefes nefese kalacağımıza, huzurun saran sarmalayan bahçesine adım atalım, bahçesindeki mis gibi çiçekleri koklayalım, herkese huzurlu bir hayat dileyelim. 

Selam ve Dua ile 

Veysel Bozkurt