Üzerinde nar fotoğrafı gördüğünüz bir şişenin içindeki nar ekşisi; yayık fotoğrafı olan ürünün içindeki de tereyağı olmayabilir. Bunları fark etmenin yolu ambalajları dikkatle okumaktan geçiyor.
Bilinçli bir tüketici olarak market raflarındaki binlerce ürün arasından sağlıklı olanı nasıl seçeceksiniz?
Ürün etiketlerindeki basit bir kelime oyunu sizi kolayca yanıltabilir. Örneğin nar ekşisi almaya gidip, içinde yalnızca nar aroması olan bir sosla dönebiliriz. Ya da buğday unu ekmeği yerine, buğday unlu, yani içinde az miktarda buğday unu bulunan ekmek alabiliriz. Meyve suyu almak isterken içinde meyve oranı düşük içecekler de alabiliriz.
Gıda okuryazarı olmak, işte tam bu aşamada önem kazanıyor. Yani ambalajlı ürünlerin üzerindeki bilgileri dikkatle okuyarak, içinde tam olarak ne olduğunu anlamak ve süslü paketlerin bizi yanıltmasına izin vermemek gerekiyor.
Nar ekşisi görünümlü soslar yasaklanacak
Son günlerde ciddi fiyat farkı ile dikkat çeken nar ekşisi en somut örnek. Tarım ve Orman Bakanlığı, nar ekşisi görünümlü ürünlere karşı harekete geçti. Yeni yönetmelik hazırlanıyor. Artık nar ekşisi gibi satılan nar aromalı sos, narlı sos, nar sosu, nar ekşili sos gibi ürünler üretilemeyecek ve satılamayacak.
Zaten dikkatle okuduğunuzda siz de satılanın nar ekşisi olmadığını görebilirsiniz. Peki bu sosların içinde ne var? Tatlandırmak için glikoz şurubu, nar ya da nar suyu konsantresi yerine nar aroması, renklendirici olarak karamel ve koruyucu yerine de potasyum sorbat gibi ürünler kullanılıyor. Yani nardan pek eser yok.
Meyve suları ve sütler
Gıda mühendisleri sadece nar ekşisinde değil, meyve suları, unlu mamüller ve süt ürünlerinde de tüketiciyi bilinçli olmaya davet ediyor.
Türk Gıda Kodeksi’ne göre, meyve suyundaki meyve oranı yüzde yüz olmalı. Elma, portakal, nar, armut ve üzüm gibi sulu meyveler tek başına meyve suyu haline getirilebilir. Meyve nektarında yüzde 25 ila 99 , ‘meyveli içecek’ yazanlarda yüzde 10 ila 24 oranları arasında meyve suyu bulunuyor. ‘Aromalı içecek’ yazanlarda ise yüzde 10’dan az meyve suyu var. İçecek alırken bu farklılığa dikkat etmemiz gerekiyor.
Paket sütlerde süt tozu kullanımına ise gıda mühendisleri itiraz etmiyor. Çünkü süt tozu da zaten suyun sütten uzaklaştırılmasıyla elde ediliyor. Yani sütün kendisi...
Gıda Mühendisleri Derneği, kontrollü şartlarda üretilmiş ve muhafaza edilmiş süt tozu kullanımının sağlık açısından risk oluşturmadığı görüşünde.
Ambalajların etiketlerini okumak
Ürünlerin üzerinde bulunan etikette, üretici firma, içerik bilgileri parti numarasi, net miktarı ve son kullanma tarihi gibi ürüne ait tüm bilgiler var. Ya da olmak zorunda. Eğer bu bilgiler eksik ise o ürünlerden uzak durulmalı. Sadece biraz zaman ayırıp bu detaylara bakarak daha güvenli ve sağlıklı alışveriş yapabilirsiniz. Gıda okur yazarlığı denilen bu alışkanlıkla, yanlış ya da hatalı üretim olan ürünleri almazsınız. Hem de ürünlerinin satılmadığını gören firmaları caydırabilirsiniz.
Unlu mamüllerin de içeriğine dikkat
Ekmeği fırından alıyorsanız mutlaka fırıncıya ekmeğin içindeki kepek, buğday veya çavdar miktarını sorun. Marketten alırken de ambalajına bakın.
Gıda Mühendisleri Derneği Başkanı Abdussamed Boyu “Tam buğday unlu ekmekle, tam buğday unu ekmeği arasında fark var. Tam buğday ekmeği yüzde 60 tam buğday unu kullanılan ekmektir. Asıl sağlıklı ve tavsiye edilen ekmek budur. Tüketici bunun farkında olarak alışveriş yapmalı” diyor.
Yani hatalı üretilmiş ürünleri tespit etmek için alışveriş sırasında ambalaj okumak için bir kaç dakika harcamak, küçük harf ve kelime oyunlarının farkına varmak sağlığınızı bütçenizi ve damak tadınızı korur.
Kaynak TRT Haber